Birleşmiş Milletler, 2014’ü “Uluslararası Aile Çiftçiliği Yılı” ilan etti. Bu kapsamda aile çiftçiliğinin açlık ve yoksullukla mücadele ve doğal kaynakların korunması açısından öneminin vurgulanması amaçlanıyor. Isparta’da da nüfusun yarıya yakının tarım ve hayvancılıkla geçindiği düşünülürse karar Isparta içinde önem taşıyor. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde 500 milyonun üzerinde ailenin geçimini çiftçilikle sağladığı belirtiliyor. Bu gerçeği gören Birleşmiş Milletler, 2014’ü “Uluslararası Aile Çiftçiliği Yılı” ilan etti. Isparta açısından da önem taşıyan karar kapsamında aile çiftçiliğinin açlık ve yoksullukla mücadele ve doğal kaynakların korunması açısından öneminin vurgulanması amaçlanıyor. Nüfusunun yarıya yakını tarım ve hayvancılıkla geçimini sağlayan ve kentleri besleyen Isparta’da da ise köyden kente göç giderek artıyor, tarım arazileri nitelik yitiriyor, çiftçilikle uğraşan ailelerin yerini büyük tarım şirketleri alıyor. Kentlerin parlak ışıklarına aldanarak şehre göçen genç nüfusun aile çiftçiliği ile köylerinde yaşamasını hedefleyen çalışmaların Isparta’da yapılması gerekiyor.

TÜRKİYE KIRSAL NÜFUS TAHLİYE EDİLİYOR

Türkiye’nin kırsal yaşamı 30 Mart yerel seçimlerinden sonra yeni bir döneme girecek. Büyükşehir Yasası’yla birlikte köklü bir dönüşüm geçirecek olan kırsal nüfus için hiç bir şey eskisi gibi olmayacak. Bundan en çok etkilenecek olanlar ise tarım ve hayvancılıkla uğraşan, bir başka deyişle “geçimlik tarımla” yaşamını sürdüren aileler olacak. Ulusal gıda güvenliği için oldukça yaşamsal olan bu dönüşümün yaratacağı olumsuz sonuçlara değinen kimi uzmanlara göre Türkiye’nin gıda güvenliği tamamı ile denetimden çıkabilir.

Isparta’da giderek artan köyden kente göç nedeniyle tarım ve hayvancılık köylünün elinden çıkmaya devam ediyor. Tarım ve hayvancılıkta kullanılan ilaçların yurtdışından ithal edilmesi, tohumların yerli olmaması ve her yıl yenilenmek zorunda olması gibi sıkıntıların giderek yaygınlaştığı günümüzde Birleşmiş Milletler kararı Isparta gibi iller için büyük önem taşıyor.

KENTLERİN BESİN KAYNAKLARI KURTARILMALI

Kentlerin besin kaynağı olan köylerin boşalması tarım ve hayvancılığın büyük çiftlikler eliyle yürütülmesi sonucunu getiriyor. Büyük şirketler eliyle yapılan tarım ve hayvancılık henüz Isparta’da yaygınlaşmasa da yapılan faaliyetlerin sadece ürün almayı artırıcı yönde olduğu ve insan sağlığına olumsuz etki eden Genetiği değiştirilmiş organizmaların vucüda alındığı belirtiliyor.

Birçok insanın doğal beslenmek için organik ürün pazarlarına ihtiyaç duyduğu günümüzde artık çiftliklerde yetişen tavukları tüketen vatandaşların bilmeden antidepresan aldıkları belirtiliyor. Dünyanın pek çok ülkesinde geleneksel tarım yöntemleri konusunda araştırmalar yapan Araştırmacı Erhan Ünal, yaptığı çalışmalarda, kitlesel besi hayvancılığının ortaya çıkardığı dehşet verici sorunlara değinirken aile çiftçiliğinin önemine vurgu yapıyor. Erhan Ünal, kitlesel üretim modeliyle yetiştirilen tavukların kanibalizm adı verilen bir tür yamyamlık hastalığına yakalandığını belirterek antidepresan ilaçlarla sakinleştirilebildiğini söylüyor ve uyarıyor, “Bu demektir ki sağlıklı insanlar hiç farkında olmadan yedikleri etlerle birlikte antidepresan ilaç artıklarına maruz kalmış bulunuyorlar.”