GENÇLİK VE GELECEK

24 Mayıs 2011 Salı 10:03

Sevgili Gençler…. Türk Milleti’nin geleceğinin teminatı olan sizler, çok ama çok önemlisiniz.
Sizler dünya haritasında, en çok komşusu bulunan bir ülkenin evlatlarısınız. Dünya; milletler arasında bölüşülürken; bizim vatan olarak seçtiğimiz Anadolu Coğrafyasının kıymetini bilerek, güzel sonuçlara imza atmak durumundayız.

Sizler; uygarlıkların doğduğu, yaşadığı ve dünyaya yayıldığı Anadolu’yu, yeniden medeniyetlerin beşiği yapma iddiasında olmalısınız.

Sizler; Türk İstiklali ve Türkiye Cumhuriyeti’nin korunması ve yükseltilmesi için görevlendirilen, önemsenen, ciddiye alınan ve güvenilen insanlarsınız.

Sizler; bilgili, kültürlü, kaliteli yetişerek; vatan, millet, devlet, bayrak sevgisinden taviz vermeden, çağdaş teknolojiden azami ölçüde yararlanarak ve Türk Milleti’nin, dünya uygarlığının önemli bir üyesi olduğunu bilerek, geleceğe yürüyeceksiniz.

Sizler; delikanlısınız, kabınıza sığmıyorsunuz, enerjik ve dinamiksiniz…. Duygularınız ve öfkenizin esiri olmadan, aklınızı kullanarak tarihin her dönemine damgasını vurmuş olan atalarımızın izinde yürümüş olacaksınız.

Sevgili Gençler; en çok komşuya sahip olan Türkiye’nin, bu komşularının hemen tamamı kendi bünyesinden doğmuştur. Komşularımız, uzun yıllar bizim idaremizde huzurlu ve mutlu yaşamışlardır.
Türkiye’nin bugün 40 ülke ile organik bağı vardır. Bulunduğu coğrafyada tarih, kültür ve medeniyet değerleri, yer üstü ve yeraltı zenginlikleri ile bütün dünyanın iştahını kabartmaktadır.

Asya ve Avrupa’yı birbirine bağlayan, hem Asya hem de Avrupa’da toprağı bulunan Türkiye, iki büyük kıta arasında önemli bir köprüdür.

Sevgili gençler, sizler bizim için gerçekten çok önemlisiniz. Binlerce yıllık Türk Tarihi’nin zaferlerini, Türk Dili’nin zenginliklerini; Türk Medeniyeti, Türk ilim adamları, fen adamları, devlet adamlarının tarihe yön veren başarılarını, yüzyıllar ötesine taşımada önemli görev ve sorumluluk sizlere düşmektedir. Bu sorumluluğu üstlenecek azim, irade ve kararlılığı sizlerde görüyoruz. Sizlere inanıyor ve güveniyoruz.

Sevgili gençler; sizler ana-babaların gözlerinin göz bebeklerisiniz.

Türk vatanını, Türk Milleti’ni, Türk Bayrağını, Türk Devleti’ni, Türk Dili’ni, Türk kültürünü….. sevmek, korumak ve yüceltmek; devletlerarası mücadelede kazançlı sonuçlara ulaşmak, genç nüfusla ve gençliğin iddia ve ideal sahibi olmasıyla mümkün olacaktır. Dünyanın genç nüfus sayısı itibariyle en şanslı ülkesi Türkiye’dir.

Türk Gençliği; Büyük ATATÜRK’ün Gençliğe Hitabesi’nde ortaya koyduğu gerçeklerin farkında olacak, hedefe ulaşmak için yoluna çıkan engelleri aşacaktır. Aksi takdirde, Dünya ile yarışta başarılı olamayız.

Gençlikle; tembellik, uyuşukluk, miskinlik bağdaşmaz.

Genç; hedefi, iddia ve idealleri olan ve hedefine ulaşmak için çaba harcayan, gayret gösteren insandır.

Gençler; temel ahlaki kurallara, dürüstlüğe, sorumluluğa, kanun ve kurallar ile başkalarının haklarına saygıya, çalışkan olmaya, tasarruf ve yatırıma inanmaya, iradeye ve dakikliğe…. önem veriniz. Kanun ve kurallara uyan, sorumluluklarının bilincinde olarak çalışanlar iyi insan, iyi vatandaştır. Kuralsızlıkların, darmadağınıklığın, nemelazımcılığın, aman sendeciliğin, tembellik ve miskinliğin öne çıktığı toplumda huzur, refah ve mutluluk devre dışı kalır. Bugün dünyamızda, bunun ilginç örneklerine tanık olmaktayız.

Devletimizin kurucusu ATATÜRK; “Çalışmadan, yorulmadan, öğrenmeden rahat yaşamanın yollarını aramayı alışkanlık haline getiren milletler ; önce haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini, daha sonra da istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar” sözüyle çalışkan olmaktan başka şansımızın olmadığına işaret etmektedir.

Sevgili gençler; “sana yapılmasını istemediğini sen de başkasına yapma” anlayışını ilke edinmelisiniz.

Saygı, sevgi, hoşgörü, iyi niyet, dostluk, arkadaşlık, yardımlaşma, dayanışma, birlik, beraberlik, dirlik-düzenlik… ne size, ne de başkalarına zararlı değildir.

Sizin kimlik ve kişilik arayışına kapılmanız, ancak ve ancak düşmanlarımızı sevindirir.
Türk Gençliği olarak; milli, manevi, ahlaki, kültürel değerlerimize sahip çıkarak, bu güzelliklerimizi gelecek nesillere aktarmak sorumluluğunu unutmamalısınız.

Tarihi değerlerimizi, edebi ve tarihi şahsiyetlerimizi, kültürel özelliklerimizi, bizi biz yapan değerlerimizi görmezden gelemeyiz. Aksi takdirde sonumuz hüsran olur. Düşmanlarımızı kahkahalarla güldürmeyelim. Onların yüzyıllardır kursağında taşıdığı hayallerin gerçekleşmesine destek olacak, tutum ve davranışlardan uzak duralım.

Gücünüzü; kendinize, ailenize, arkadaşlarınıza, içinde yaşadığınız ve birçok acı ve sevinci birlikte yaşadığınız milletimize zarar verebilecek unsurlarla mücadeleye harcayınız.

“Arkadaşlık.” Çok üstün vasıfları olan bu güzel duygunun, çirkinleşmesine izin vermeyiniz.
Mükemmel işlerin mükemmel insanlarla başarılacağını unutmayınız.

İçinde yaşadığımız toplumun değerlerini ve toplumu oluşturan insanları yok sayamazsınız. Onları görmezden gelmek gibi bir özgürlüğümüz yok.

Eleştirilecek ve toplumun hoşnut olmayacağı; kılık-kıyafet, söz ve davranışların sizi sıkıntıya sürüklemesine fırsat vermeyiniz.

İyi insan, iyi vatandaşlık tercihiniz olsun.

Başkalarının sizi aldatmalarına zemin hazırlamayınız.

Planlı, programlı yaşamaya, zamanı iyi kullanmaya özen gösteriniz.

AŞAĞIDAKİ SÖZLERE LÜTFEN KULAK VERİNİZ….

– Ağacın olgunlaşması meyve ile, insanın olgunlaşması güzel ahlak iledir.
– Akıl gibi mal, iyi huy gibi dost, edep gibi miras ve ilim gibi şeref olmaz.
– Azimli ve kararlı olmak, başarının temel şartıdır.
– Başarının önündeki en büyük engel,yılgınlık ve kararsızlıktır.
– Bıçağı kestiren suyudur, insanı sevdiren huyudur.
– Bilginin efendisi olmak için, çalışmanın uşağı olmak gerekir.
– Bir kötü taş, bir altın kâseyi kırar ama ne taşın kıymeti artar, ne de altının değeri azalır.
– Bir mum diğer bir mumu tutuşturmakla, ışığından bir şey kaybetmez.
– Birini denediysen, bir defa denemek yeter. Düşmanlık gördüğün dostunu yeniden sınama.
– Büyük beyinler fikirleri, orta beyinler olayları, küçük beyinler kişileri konuşurlar.
– Cömert olmayınca malın, vefa olmayınca arkadaşın hayrı yoktur.
– Daima kendi menfaatini ön planda tutmaya çalışan kimseler, pek çabuk düşman kazanırlar.
– Dedikodu basit insanların eğlencesidir.
– Dil bir, kulak iki. Bir söyle, dinle iki.
– Dost kazanmanın tek yolu, dost kalabilmektir.
– Duyarsam unuturum, görürsem hatırlarım, yaparsam öğrenirim.
– Düşünmeden konuşmak, nişan almadan ateş etmeye benzer.
– Eğri cetvelden doğru çizgi çıkmaz.
– En yükseğe erişmek için, en aşağıdan başlayın.
– Erişmek istediği bir hedefi olmayanlar, çalışmaktan zevk almazlar.
– Evinizin eşiğini temizlemeden, komşunuzun damındaki kardan şikâyet etmeyin.
– Gençliğinde bilgi ağacını dikmeyen, yaşlanınca rahatlayacağı bir gölge bulamaz.
– Gerçek dostlar, iyi günde davete icabet eder. Fakat kara günde, davetsiz gelirler.
– Gideceği limanı bilmeyen gemiye, hiçbir rüzgâr yardım edemez.
– Haksızlık yapıp tüm insanlarla birlikte olmaktansa, adaletli davranıp tek başına kalmak daha iyidir.
– Dünya senin karşılaştığın fırtınalarla değil, gemiyi limana getirip getiremediğinle ilgilenir.
– İnsan akıl ile yükselir, bilgi ile büyür.
– İnsanları yükselten iki büyük nitelik vardır. Erkeğin mert, kadının namuslu olmasıdır.
– Kendini yönetirsen, dünyayı yönetebilecek gücü bulabilirsin.
– Mutluluğun sırrı; bir insanın bir iş yapmasında değil, yaptığı işi sevmesindedir.
– Ne söylediğine, kime söylediğine ve ne zaman söylediğine dikkat et.
– Okul bir bahçe, öğrenciler çiçek ve öğretmenler birer bahçıvandır.
– Önce doğruyu öğrenmek gerekir. Doğru bilinirse yanlış da bilinir. Ama önce yanlış öğrenilirse, doğru bilinmez.
– Sevinç, sevgi, dostluk ve mutluluktan başka her şey paylaşıldıkça küçülür.
– Sıradan insan zamanı nasıl harcayacağını, akıllı insan ise nasıl değerlendireceğini düşünür.
– Tarihini inkâr eden millet, babasını inkâr eden evlat gibidir.
– Tatbik eden, icra eden, karar verenden daima daha kuvvetlidir.
– Tembellik ölümün küçük kardeşi, sefalet hayatın büyük düşmanıdır.
– Üzülmek istemiyorsan, kaybedince seni üzecek bir şeyi kazanmaya çalışma.
– Yerinde söz söylemesini bilen, özür dilemek zorunda kalmaz.
– Zaman ve sözler dikkatli kullanılmalıdır. Çünkü ikisi de geri alınamaz.
– Vatanı en çok seven, görevini en iyi yapandır.
– Karanlığa küfredeceğine, kalk bir mum da sen yak.
– Kişinin şöhret ve ibadetine bakmayınız. Aklına, söz ve işindeki doğruluğuna bakınız.
– Eğer vatan denilen şey; kupkuru dağlardan, taşlardan, ekilmemiş sahalardan, çıplak ovalardan, şehirler ve köylerden ibaret olsaydı, onun zindandan farkı olmazdı.
– Dünyada her şey için, uygarlık için, hayat için, başarı için en hakiki mürşit ilimdir, fendir. İlim ve fennin dışında mürşit aramak gaflettir, cehalettir, delalettir.
– Sevgili Gençler…! Genç olduğunuzun bilincinde olarak; bilgili, kültürlü, kaliteli, güçlü, kuvvetli ve dinç yaşamaya lütfen özen gösteriniz.

Kendinize göstereceğiniz özenle; beğenilen, takdir edilen, örnek gösterilen ve örnek alınan insan olmaya gayret gösteriniz.

Yaradanın size bahşettiği güzellikleri, güzel özellikleri çirkinleştirerek, sizi toplumun gözünde küçültecek tercihlerden uzak durunuz. Gençlik olarak size duyulan güvene layık olmaya yüklenen sorumlulukları yerine getirmeye, ülkenize ve milletinize hizmet etmeye her an hazır durumda olunuz.
Neleri, niçin, ne zaman ve nasıl yapacağınızı iyi bilmek durumundasınız.

Amaçsız, ilkesiz, plansız, programsız, rast gele yapılan işlerin sonuçları; hem sizleri, hem sizlerden beklentileri olanları, hayal kırıklığına uğratmaktan başka bir şeye yaramaz.
Ne olduğunuzu bilirseniz, neler yapmanız gerektiğini de bilirsiniz.

21. Yüzyıl ve gelecek yüzyılların mutlu ve müreffeh Türkiye’sinin mimarları sizler olacaksınız.
Milletimizin mukaddeslerine zarar verecek unsurlarla mücadele etmeyi en önemli vazife telakki ediniz.

Basit, bayağı, çirkin…tercihlerden uzak durarak; akıllı, uslu, başarılı insanlar olmayı yeğleyiniz. Allah yardımcınız olsun. Gençlik ve Spor Bayramınız kutlu olsun.
Başarı dileklerimle gözlerinizden öpüyorum…….