Cennette Tuba ağacının kökü yukarıda dalları aşağıdadır ve her yaprağında dünyaya gelecek olan bir canın kimliği vardır. İşte Cennette her ne var ise misali dünyada da vardır Burada Kabeyi yıkmak için gelen yemen komutanı ebrehe anlatılır Surei Elemterâ’ya atıf vardır İlânihaye..
TELİNE BAKIN
Şu tuba’ya bir bak, yukarda kökü
Sim gibi incecik teline bakın
Bir anda simsiyah eyleyen, akı
Şol on iki burcun falına bakın
Hükmünün fermânı, hatmi okuyor
Rengârenk çiçeği türlü kokuyor
Karlar eriyipte dağdan akıyor
Kuruyan derenin seline bakın
Yusufu kuyuya attırmış idin
İmdada kervanı yettirmiş idin
Köle suretine sattırmış idin
Züleyhaya çıkan yoluna bakın
Meryemde babayı yalan eyledin
Yakubu ağlatıp nalân eyledin
Eyyübün bendini talan eyledin
Kurtların düştüğü diline bakın
Bu hakikâtleri fehmeyle hele
Leylâ diye Mevlâ aşkıyla çöle
Düşünce Leylâya bakmadı bile
Kaysın anasının halına bakın
Eşiğinde esrar, nurdur kapısı,
Mü’minleri uhdesinde tapusu
Kudrettendir duvarının yapısı!
Cenneti alânın gülüne bakın
Hadu, bin ay ibadetsiz olana
Abid demez idi dağı delene !
Allah dostunun başına gelene
Karısı müsebbip kılına bakın !
Bin aydan hayırlı gadir gecesi
Bu gecede suyu yaktı nicesi
Gece; yüz dört kitabın bilmecesi
Çözülür, çözenin diline bakın
Kâ’beyi yer ile yeksan etmeğe
Karar verip gelmiş idi ebrehe
Azmedince ordusunu sürmeğe
Uğur filâması filine bakın
Beşerde cehalet sığmayıp ferşe
Merdivensiz halde ulaştı arşa
Hiradaki mağarada nur varsa!
Onunla Cibrilin haline bakın
Oradan nur aktı Mekke şehrine
Kureyş bölenmişti cehlin zehrine
Nur hakim olunca Hakkın dehrine!
Abdülmuttalibin dölüne bakın!
Cehlin babasından daha ileri
Hasım gördü yiğeni peygamberi
Halbuki O Yaratanın cevheri
Müsebbip damada geline bakın
O,“Rahim” der: Rahmetini sürürsün
“Eşrefim” der, sefalette çürürsün
İSLÂMİ’yi kaybedersen görürsün
Taaa beşyüz yetmiş bir yılına bakın
YORUMLAR