K Ü P E

Yalanla dolanla devran sürenler

Hakikatın defterini dürenler

Tarih diye atılmışı yutturan,

Akılları arkasına girenler.

Muhteremler önceki yazımızda devam edeceğimi söylediğim gibi kaldığım yerden devam ediyorum. Ali’siz (k.v) Alevilikten, Dinsiz Bektaşilikten ve sahte kahramanlardan başlayayım.Önce

Şu Alevi, Kızılbaş ve Bektaşilik hakikatlerini serdedeyim.

Alevilik, Ali (k.v) yi sevmekse, benden daha alevi olamaz.

Bektaşilik=Aslında Dinin bekçisi demektir ki:Anadoluyu İslam ümmetine hazırlayan erenlerden Hacı, Bektaş-i Veli Haz.lerinin yolunu takip etmek ise ki: Yine benden daha Bektaşi olamaz. Dikkat buyurun Hem hüccac hemde veli=Allah dostu.Bektaş.

Kızılbaşlığa gelince: Bir gazvede Peygâmberimiz (S.A.V) Efendimiz, Zülfükârı çıkarıyor ve: “Bu gün bunun hakkını kim vermek isterse ona vereceğim” buyurunca. Hazreti Ömer, Hazreti Ali vb (r.a) ashabın bazıları ki ileri gelenleridir. Alamıyorlar. Ashabdan Ebû Dücâne hazretleri (r.a) başına bir kırmızı şerit sarıp geliyor. Ve: -Yâ Resûlallah ben vereceğim- diyor. Peygâmberimiz (S.A.V) “ Bunun hakkı nedir? Yâ ebû Dücâne” buyuruyor. Ebû Dücâne Hazretleri (r.a) elini başına sardığı kırmızı şerite koyarak:- Yâ Resûlallah, Bu can bu bedende durdukça, bu kanım bu bedenden ayrılıp kesilmedikçe bu kılıncı bırakmıyacağım- deyince, Sallallahü tealâ aleyhi vesellem efendimiz “Mübarek olsun Yâ Dücâne” diyerek kılıcı veriyor. Ve ebû Dücâne. Yanlış hatırlamıyorsam vuruluyor kolunun birini kaybediyor, öbür eline alıyor ve devam ediyor mücâdeleye, nihayet öbür kolunu da başı ile birlikte kaybediyor ama gövdesi kılıcın üzerine kapanıyor. Ve Kızılbaşlığın başlangıcı buradan ve Bu merhum zattan tevarüs eder. Bu Kızılbaşlığa da canım kurban olsun. Ama bize bu güne kadar lanse edilen yalan veiftiralarla beyinleri bulandırarak, aynen komünizm hakkındaki yalan ve iftiralar gibi kardeşi kardeşe düşman ettiler. Akıllarımızın da dumura uğratılmaları neticesinde özümüzden soyulup kan emen yalakaların dümen suyunda kürek salladık maalesef. Bir Allah’ın kulu da bu nedir, bunun hakikati nedir diye tahkikat lütfunda bulunmadı. Misali: İmamın keçisini çalarlar, batasıca basında, adı üstünde basın, ve devamlı bastılar, basılasıcalar- İmam keçi çaldı diye ilan edler ve bunun hakikati böyle olamaz, bu namaz kıldıran imam, istisnalar hariç bundan böyle bir ayıp zuhur edemez, bunu bir araştıralım demek zahmetine tenezzül buyurmayıp, ne yazık ki Namaz arkasında saf tutan cemeat te imama vurulan sirkât damgasını tasdik ederler. Tabii ki: İftiraya inanıp iftira ettikleri için de büyük vebalin altına girerler. Şimdi bu Alisiz Alevilerin dediğini babaları hariciler bile diyemedi/demedi.

Şimdi bu İ.T. ten tevarüs eden karanlıkta kulaç attıkça kendilerini Aydın! zanneden Zonguldak affedersiniz Zombuldak şeylerin.Anadolunun dolayısıyla, lûtfedilen Koskoca Osmanlı İSLÂM coğrafyasından bir avucun içi kadar yurdun, düşmandan kurtarılmasında zerre kadar dahli olmadığı halde bir de çakma kahraman olarak lânse edilen ve eden şeylere soruyorum.

1. Abdoş ağa kimdir, Nerelidir, nerede yaşamıştır? Bu sisteme karşı ne gibi bir fonksiyonu vardır? Merhum Menderesin ve Özal’ın katli dışında.

2. Fevzi Çakmakın –öldürdüm leşini nereye atayım? Diyerek fıransaya postaladığı ve karısı üç yıl dul maaşı alan kimdir?

3. Şimdi malûm şeyler açıklıyorlar. Zübeydenin oğlunun öldğürüldüğünü. Biz bu hakikati 40-50 yıldır söylediğimiz halde kimseyi iknâ edememişken, Şimdi onu öldürenlerin veledleri ve torunları itiraf ediyorlar. Yani siz şeyler. Peki Onu öldüren/ onu öldürten kimlerdir/kimdir? Fransaya dikkât!

4. Yunan genel komutanını karısı ile beraber yakalayıp getiren neferden yaşadıkları bu vakıayı bizzat kendisinin dile getirdiği şekilde olayın filmini serdedeyim de, dileyen mezkûr kasabaya gidip oğlundan kızından sorup öğrenebilirler-hakikâtin kıvılcımları şimsek saikasıyla beyinleri tenvir etsin isterim:

Eğirdirin ilçesinin- şimdi Aksuya bağlanmış- Eski adı Banus köyü iken, Adı gökçehöyük olarak değiştirilen ve köy statüsün den çıkarılıp kasaba hüviyetine kalbedilen belde de mukim Kuş Ahmed Namıyla maruf Merhum Ahmed YÖRÜK Dayının bizzat kendi ağzından dinlediğimi,aklımda kaldığı kadarı ile arzediyo rum.

Ahmed dayı, Tırikopisi sen yakalamışsın, nasıl yakaladığını anlatırmısın? Dedim.

Dedi ki: ( Mehmet biz düşmanın peşinden yalın ayak aç susuz demeden gideriken sağa sola, ileri geriyede bakıyoruz saklanan varmı ve bize pusu kuran varmı diyerek giderken baktım bir gür karamuk kımıldıyor ki, rüzgâr falan yok. Dedim bunun için de bir düşman var tabi tedbirli olarak yanaştımve, kimseniz çıkın, çıkmazsanız vuracağım dedim. Bir gâvur ekekle bir gâvur garı çıktılar. Düşün önüme Yürüyün bilmem nettimin gâvurları diyerek önüme kattım götürürken tabii ki: bir mülâzim ce görüldük., ve “onları buraya bana getir asker” dediğinde, ben durdurup gelmesi bekledim. Geldi onlara baktı bir şeyler dedi sonra bana dönüp “ Asker bu yakalayıp getirdiklerinin kim olduğunu biliyormusun? Dedi.nlar kim biliyormusun* dedi. Ben komutanım bir gâvur garı ile herhalda gocası dedim. Oğlum bu Yunanın Baş komutanı Torutopis ile karısı dedi. Bende yonanın pisini ben bilmem komutanım bu pis ise neden götürüyorsun öldürelim de bir pislik eğsik olsun dedim.Mülâzim gülerek “sağ ol evlâdım, sen büyük bir iş yaptın. Mükâfatını alırsın” dedi. Bu adsız kahraman maddi yokluklar içinde ömür tüketti. Peki: Bunun, bu kahramanlık maaşını kim aldı?

5. Eskişehir inönüde iki bekçinin kavga etmesi üzerine, Genel kurmaya şimdiki deyim ile, Birinci İnönü zaferi kazanıldı diye telgraf çeken. İ.İ.kim?

6. Kocatepedeki düşmanı bozguna uğratan planın müsebbibi Ali İhsan Sabis Paşanın gece bu planı müzakere edildiği sırada “ Bu olmaz, şu takdikle hareket edilecek diyenin ağzına Sabis paşanın namluyu soktuğu ve kabul edildiği için geriye çektiği, -ve bu planın neticesinde yunanın bozulduğu- kim?

İzmir suikasti tertibi neticesinde milliyi İstiskâ mahkemele rinde muhakeme edilen doğunun fatihi kim! İken vatanın haini ilân edilen kim?

Evet benliği ve beyni satılmış olan diğer sağlamlar müstesna Harici nesli Zonguldak- zombuldak şeyler cevab verirler mi? Bilemiyorum. Ama ben müseadelerinizle düamı edeyim de:

ÇOBANINI GÖNDER RABBIM MİLLETİN:

Yüce Mevlâm!Senin olan Receb’te.

Rahmet gülzarına tövbe fidanı,

Mağfiretle dilmek için aceb’te,

Besmelemi deşeler bu çıbanı?

Temizleyip, irininden kanından,

Öfkesinden, buğuzundan, kininden,

Kılıçları sevgi damlar kınından.

Gönderirsen bu millete çobanı.

Otuz gündür gülüveren dalları,

Şaban yıkar kirli kalan kulları.

Şadüman-çün feyiz veren balları,